Nurdan Haber

Yemişlerin Sultanı: ÜZÜM

Yemişlerin Sultanı: ÜZÜM
18 Eylül 2017 - 9:50

 

Kur’an-ı Kerim’de çokça zikredilen meyvelerden birisi olan üzüm Kur’an’da 11 ayette geçmektedir. Rabbimiz biz kullarına sunduğu ikram ve nimetlerle ilgili olarak şöyle buyurmaktadır: “Gökten su indiren O’dur. Sonra Biz onunla her çeşit bitkiyi çıkarırız. O bitkiden bir filiz, ondan da büyüyüp birbirinin üstüne binmiş taneler, başaklar çıkarırız. Hurma tomurcuklarından sarkan salkımlar, üzüm, zeytin ve nar bahçeleri yetiştiririz…” (En’âm, 99).

Kur’an-ı Kerim’de pek çok bitki arasından üzümün çokça zikredilmiş olması tesadüfî değildir. Çağımızda çok daha iyi anlaşılmıştır ki, bu bitkinin insan sağlığında çok önemli yararları bulunmaktadır.

Üzümün İnsan Sağlığı Açısından Önemi

Üzümün, ilk ortaya çıkan filizlerinden, son hâline kadar her halinden faydalanılır. İlk oluşan incecik yeşil filizlerinin ekşimtırak bir tadı vardır ki bazı hastalıklar için kullanılır. Üzüm olgunlaşmadan önceki hali olan koruk hoş bir yiyecektir. Bundan, safra hastalarına faydalı şuruplar yapılır. Olmamış üzüm suyu (koruk) ve asma filizlerinin suyunu içmek vitiligo ve sedef hastalıklarının ilerlemesini durdurur. Ayrıca, yemeklerde kullanılmak için ekşi elde edilir. Üzüm suyunda yoğun bir şekilde bulunan potasyum minerali vücut sıvılarında basınç oluşmasına yardımcı olur ve asit-baz dengesini sağlar.

Üzüm, tıbbî faydaları çok olan kuvvetli bir gıdadır. Araba için benzin ne ise insan hareketinde de enerji odur. Kalorisi de yüksektir bu nedenle büyük bir enerji kaynağıdır. Üzümün yorgunluğa iyi gelmesi, kalorisinin yanı sıra, içindeki C vitamininden kaynaklanmaktadır. İçerdiği A, B1 ve B6 vitaminlerine ek olarak kalsiyum ve fosfor sayesinde zindeliğe vesile olur.

Bedenî ve zihnî gücün artmasında tesirlidir. Kan yapıcı özelliği vardır. Kalbi kuvvetlendirir. Üzümün idrar artırıcı özelliği de vardır, kanın temizlenmesinde etkilidir. Vücutta biriken zararlı maddelerin dışarı atılmasına vesile olur. Yüksek tansiyonu düşürmesi yanında yatıştırıcı etkiye de sahiptir. Hâsılı üzüm “yemişlerin sultanı” denmesine değer bir meyvedir.

Hem Gıda Hem de Yemiş

Risale-i Nur’da üzümün hem gıda hem de yemiş olması ile ilgili olarak şu ifadeler geçmektedir:

Evet bu iki meyve, hem gıda ve kut, hem fakihe ve yemiş, hem çok lezzetli taamların menşe’leri olmakla beraber, susuz bir kumda ve kuru bir toprakta duran bu ağaçlar, o derece bir mu’cize-i kudret ve bir hârika-i hikmettir ve öyle bir helvalı şeker fabrikası ve ballı bir şurub makinesi ve o kadar hassas bir mizan ve mükemmel bir intizam ve hikmetli ve dikkatli bir san’attırlar ki; zerre kadar aklı bulunan bir adam, “Bunları böyle yapan, elbette bu kâinatı yaratan zât olabilir.” demeğe mecburdur.

Şualar ( 156 – 157 )

Ceviz İçli Çekirdek

Özelliklede zihin açıcı özelliği nedeniyle sınavlardan önce çekirdekli kuru üzüm tavsiye edilir. Ama birçoğumuz üzümü yerken çekirdeğini yemez çıkarırız. Hâlbuki üzümün çekirdeği bugün ilaç olarak kullanılmaktadır.

Uzmanlar, üzüm çekirdeklerinin faydalarını saymakla bitiremiyorlar: Üzüm çekirdeği, zayıflamış kan damarlarını güçlendirip normal sağlıklarına döndürebilen, dolaşım bozukluklarının düzeltebilen ve önleyebilen bir yapıya sahiptir. Üzüm çekirdeği damarları yenilediği için ayrıca anti-aging etkisine sahiptir. Çekirdek, bağ dokularını güçlendirerek cilt sarkmasına engel oluyor. Cildin elastik, yumuşak ve düzgün olmasını sağlayarak yaşlılığı geciktirir. Üzüm çekirdeğinde tavsiye edilen miktar günde 150 ile 300 miligramdır. Üzüm çekirdeği aynı zamanda önemli bir antioksidandır.

Üzüm tanelerinin içerisine çok hassas mizanla yerleştirilmiş olan bu vitaminler ve gıdalar, bu işin çok maharetli bir san’at ve çok hikmetli bir intizamla yapıldığını gösterir. Bu durum Risale-i Nur’da şöyle ifade edilmektedir:

…Ve her tanenin yüzüne incecik ve güzel ve latif ve renkli bir mahfazayı giydirmek ve nazik ve yumuşak kalbinde, kuvve-i hâfızası ve proğramı ve tarihçe-i hayatı hükmünde olan sert kabuklu, ceviz içli çekirdekleri koymak ve karnında cennet helvası gibi bir tatlıyı ve âb-ı kevser gibi bir balı yapmak ve bütün zemin yüzünde, hadsiz emsalinde aynı dikkat, aynı hikmet, aynı hârika-i san’atı, aynı zamanda, aynı tarzda yaratmak, elbette bedahetle gösterir ki; bu işi yapan bütün kâinatın Hâlıkıdır ve nihayetsiz bir kudreti ve hadsiz bir hikmeti iktiza eden şu fiil, ancak onun fiilidir.

Şualar ( 157 )

 

Prof.Dr. Fatih Satıl
Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )