Nurdan Haber

Münker Nekir’e nasıl cevap verecek

Münker Nekir’e nasıl cevap verecek
16 Aralık 2017 - 3:15

On Üçüncü Şuâ

Üstadın talebelerine gönderdiği gayet kıymettar, nurlu mektuplardır. Risale-i Nur’un parlak mücahedatını bu samimi mektuplar gayet parlak gösteriyorlar.

(Güzel ve tam yerinde bir taziyename)

Aziz, sıddık kardeşlerim!

لِكُلِّ مُصٖيبَةٍ اِنَّا لِلّٰهِ وَاِنَّٓا اِلَيْهِ رَاجِعُونَ

Ben hem kendimi hem sizi hem Risale-i Nur’u taziye ve merhum Hâfız Ali’yi ve Denizli mezaristanını tebrik ediyorum. Meyve Risalesi’nin hakikatini ilmelyakîn ile bilen bu kahraman kardeşimiz, aynelyakîn ve hakkalyakîn makamına çıkmak için kabre cesedini bırakıp melekler gibi yıldızlarda, âlem-i ervahta seyahate gitti ve tam vazifesini yapıp terhisle istirahate çekildi.

Cenab-ı Erhamü’r-Râhimîn, Risale-i Nur’un bütün yazılan ve okunan harfleri adedince defter-i a’maline hasenat yazdırsın, âmin! Ve onların sayısınca onun ruhuna rahmetler yağdırsın, âmin! Ve kabrinde Kur’an’ı, Risale-i Nur’u ona şirin ve enis arkadaş eylesin, âmin! Ve Nur Fabrikasına onun yerine on kahramanı ihsan edip çalıştırsın, âmin âmin âmin!

Siz dahi benim gibi dualarınızda onu yâd ediniz. Bin lisan onun lisanı yerine istimal edip o kaybettiği bir hayat ve bir dil yerinde manevî bin hayat kazandı diye rahmet-i İlahiyeden ümitvarız.

***

Aziz, sıddık kardeşlerim!

Cenab-ı Erhamü’r-Râhimîn’e hadsiz şükür olsun ki bu acib zamanda ve garib yerde, talebe-i ulûmun kıymetli şerefini ve ehemmiyetli hizmetlerini kazanmayı sizler vasıtasıyla bizlere de müyesser eyledi. Ehl-i keşfe’l-kuburun müşahedesiyle, müteaddid vakıatla, tahsil-i ulûm anında vefat eden bazı müştak ve ciddi bir talebe-i ulûm, şehitler gibi kendini hayatta ve kendi dersiyle meşgul görüyor.

Hattâ meşhur bir ehl-i keşfe’l-kubur, vefat eden ve ilm-i sarf ve nahiv okuyan bir talebenin kabrinde, Münker Nekir’e nasıl cevap verecek diye murakabe etmiş ve müşahede edip işitmiş ki: Melek-i sual ondan sordu: مَنْ رَبُّكَ “Senin rabbin kimdir?” dediği zaman o nahiv dersiyle iştigal ederken vefat eden talebe, o meleğin cevabında demiş: “ مَنْ mübtedadır رَبُّكَ onun haberidir.” Nahiv ilmince cevap vermiş, kendini medresede zannetmiş.

İşte bu vakıaya muvafık olarak ben merhum Hâfız Ali’yi aynen hayattaki gibi Risale-i Nur’la meşgul olarak en yüksek bir ilimde çalışan bir talebe-i ulûm vaziyetinde ve tam şehitler mertebesinde ve tarz-ı hayatlarında biliyorum ve o kanaat ile ona ve onun gibi Mehmed Zühdü’ye ve Hâfız Mehmed’e bazı dualarımda derim:

Yâ Rabbi! Bunları kıyamete kadar Risale-i Nur kisvesinde hakaik-i imaniye ve esrar-ı Kur’aniye ile kemal-i ferah ve sevinçle meşgul eyle, âmin!

***

بِاسْمِهٖ سُبْحَانَهُ

Aziz, sıddık kardeşlerim!

Ben merhum Hâfız Ali’yi unutamıyorum. Onun acısı beni çok sarsıyor. Eski zamanlarda bazen böyle fedakâr zatlar, kendi dostu yerine ölüyorlardı. Zannederim, o merhum benim yerimde gitti. Onun fevkalâde hizmetini eğer sizler gibi o sistemde zatlar yapmasa idi; Kur’an’a, İslâmiyet’e büyük bir zayiat olurdu. Ben, onun vârisleri olan sizleri tahattur ettikçe o acı gidiyor, bir inşirah geliyor.

Medar-ı hayrettir ki ben şimdi onun manevî, belki maddî hayatıyla âlem-i berzaha gitmesi cihetiyle, o âleme gitmek için bende bir iştiyak zuhur etti ve ruhuma başka bir perde açıldı. Nasıl ki buradan Isparta’daki kardeşlerimize selâm gönderip muarefe, muhabere ile sohbet ediyoruz; aynen öyle de Hâfız Ali’nin tavattun ettiği âlem-i berzah; nazarımda Isparta, Kastamonu gibi olmuş. Hattâ bu gece, mesmuata göre buradan birisi oraya gönderilmiş. On defadan ziyade teessüf ettim, ne için Hâfız Ali’ye onunla selâm göndermedim. Sonra ihtar edildi ki: Selâm göndermek için vasıtalara ihtiyaç yok, kuvvetli rabıtası telefon gibidir hem o gelir alır.

O büyük şehit, Denizli’yi bana sevdiriyor, daha buradan gitmek istemiyorum. O ve Mehmed Zühdü ve Hâfız Mehmed, hayatlarında gördükleri vazife-i imaniye ve Nuriyeye devam ediyorlar. Onlar pek yakından temaşa ediyorlar, belki de yardım ediyorlar. Evliya-i azîmenin dairesinde kıymetli hizmet noktasında mevki almalarından ben de o ikisinin Hâfız Mehmed’le beraber isimlerini silsilemde aktabların isimleri yanında yâd edip hediyelerimi bağışlıyorum.

***

Kaynak: Hizmet Vakfı

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )