Nurdan Haber

Ümitli olmak

Ümitli olmak
20 Ağustos 2018 - 7:15

Nurdanhaber – Prof. Dr. Sıtkı GÖKSU

Dünya bomba olup patlasa bizim şevkimizi, ümidimizi kıramaz, korkutamaz kaidesi ile hadiseler ne kadar şiddetlense ümitli olmak-ümidimizi hiç kaybetmemek esas olmalıdır. Bu konuda başta peygamberler sonra büyük zatlar bizlere örnek olmuşlardır. Hadiselerin dağlar gibi dalgaları arasında korkmadan seyahat etmişlerdir. En sıkıntılı anda Peygamberimizin dediği gibi “Korkma Allah bizimle.” demişlerdir (Tevbe, 40.ayet).

İnsan aciz olduğu için hadiseler karşısında çabucak ümitsizliğe kapılabilmektedir. Başarının-muvaffakiyetin yolu ümittir. Ümidini-umudunu kaybeden her şeyini kaybetmiştir.

Bizim gayemiz, hedefimiz kalplere ümidi yerleştirmektir.

Kur’an’da ” Allah’ın rahmetinden ümit kesmeyiniz.” (Zümer Sûresi, 39:53) buyrulmaktadır.

“Bir şeyin tamamı elde edilmezse tamamı da terk edilmez’ hadisinin hakikatiyle ümitsizliğin belini kırmalıyız.

Ümitsizlik milletlerin kanser gibi dehşetli bir hastalığıdır. Ümitsizlik her türlü kemale engeldir.

Ümitsizliğin ilacı ümittir, İlahi Rahmetten ümit kesmemektir. İnsan hadiseler karşısında “Bana ne başkası düşünsün.” dememelidir. Aşkla şevkle çalışıp, yekvücut olduğumuz, millet olarak bir ve beraber olduğumuzda en korkunç fırtınalar, sıkıntılar bir halt edemeyecektir.

Her türlü sıkıntılı, meşakkatli, problemli durumlarda “Evet ümitvar olunuz! Şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sada, İslam’ın sadası olacaktır.” hakikatini hatırlamalıdır.

İnsan kendine, ülkesine, milletine gelen en büyük bir musibette dahi “Bu da geçer yahu.” diyebilmelidir.

İbrahim Hakkı Hazretleri gibi: “Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler.” diyebilmelidir.

Her kıştan sonra bir baharın, her geceden sonra bir sabahın geleceğini hatırlamalıdır.

Hayat bir faaliyet ve harekettir.

Her şey her hadisenin ya bizzat veya sonuçları itibariyle güzel olduğunu unutmamalıdır.

Asrımızda diğer gelişmiş ülkelere göre nispeten geri kalmışlığımızın sebeplerinden biri de ümitsizliktir.

Yazımızı merhum şair Mehmet Akif’in konu ile alakalı şiirinden bir kısmını alarak bitirelim:

Atiyi Karanlık Görerek Azmi Bırakmak

Âtiyi karanlık görerek azmi bırakmak…
Alçak bir ölüm varsa, emînim, budur ancak.

Ye’s öyle bataktır ki; düşersen boğulursun.
Ümîde sarıl sımsıkı, seyret ne olursun!

Sâhipsiz olan memleketin batması haktır;
Sen sâhip olursan bu vatan batmayacaktır.
Feryâdı bırak, kendine gel, çünkü zaman dar…
Uğraş ki: telâfi edecek bunca zarar var.
Feryâd ile kurtulması me’mûl ise haykır!
Yok, yok! Hele azmindeki zincirleri bir kır!
‘İş bitti… Sebâtın sonu yoktur! ‘ deme, yılma.
Ey millet-i merhûme, sakın ye’se kapılma.

(Ati: Gelecek,

Ye’s: Ümitsizlik,

Feryad: Bağırıp çağırma.

Telafi: Ziyanı karşılamak. Zararı ödemek.

Me’mul: Ümid edilen. Beklenilen.

Sebat: Dayanmak. Kararlı olmak.

Millet-i merhume: Müslümanlar, İslam Milleti. Allah’a ve onları ebedi saadete sevk eden emirlerine itaat ettiklerinden, kendileri rahmete mazhar olmuşlardır.)

 

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )