Nurdan Haber

HRISTİYAN’LARDA IRKÇILIK

HRISTİYAN’LARDA IRKÇILIK
22 Aralık 2017 - 6:00

Malum Hristiyanlık, müstakil bir şeriâta sahip değil. Zira İsa (AS) devlet reisi olmadığı için icracı bir güce sahibi değildi. Bundan dolayı da hakiki İseviliğin şeriâtı hakiki Museviliğin şeriatıdır.

İsa (AS) dan sonra takriben iki yüz sene, İsevilik tevhid dini olma özelliğini muhafaza etmiş ve Roma İmparatorluğunun bütün baskı ve zulümlerine rağmen hızla yayılmıştır. M.S. İkinci yüzyıldan itibaren Hristiyanlık bozulmaya başladı. Çünkü dini muhafaza edecek bir siyasi otoriteye sahip değildi. M.S. Üçüncü yüzyılda Roma İmparatorluğu dörde bölünmüştü. Her dört kral arasında acımasız bir savaş yaşanıyordu. Neticede M.S 312 yılında İstanbul‘da bulunan İmparator Konstantin, düşmanlarını bertaraf edebilmek için İmparatorluğun her tarafındaki Hristiyanların desteğini almak adına Hristiyanlığı kabul etti ve bu sayede diğer üç Kralı mağlup edip bütün Roma’nın hakimi oldu.

Konstantin M.S. 325 yılında bütün Piskoposların katılımıyla İznik Konsülünü topladı. Bu Konsülün iki amacı vardı: Birisi hangi inciller kabul edilecekti; İkincisi ise devlet yönetimi nasıl paylaşılacaktı. Neticede “Krallar tanrı adına kanun yapar, Papazlar da Tanrı adına affeder veya aforoz eder” kararı çıktı. Böylece Krallar ve Papazlar, Allah’a ait olan Rububiyet sıfatını kendi aralarında paylaşmış oldular.

Ayrıca Roma Putperestliğinden kalan birçok gelenek ve görenek Hristiyanlığa geçmiş oldu. Bunlardan birisi de Roma’lıların acımasız üstünlük anlayışı ve kölelik sistemiydi. Üstünlük ve köle edinme kavramları Hristiyanlık dünyasında özellikle Batı Avrupa‘da tamamen kökleşti. Öyle bir hal aldı ki Afrikalı Siyahi insanları, Avusturalya’lı Aborjinleri, Amerikan Kızılderililerini insan olarak kabul etmediler. Doğuştan günahkar ve şeytan ruhludurlar diye takdim ettiler. Hiçbir şekilde ıslah olmaz mahluklar ön kabulüyle yaklaştılar. Onları köleleştirip mallarını ve namuslarını yağmaladılar. Bütün bunları yapmak için önce büyük katliamlar yaparak büyük dehşet ve korku yaydılar. Bütün bunlar Roma Katolik kilisesi ve İngiliz Anglikan kilisesinin Konsül kararlarıyla yapılıyordu. Yani insanları aşağılayan tanımlar, dini bir kılıf içinde sunuluyordu.

Bu sistem, on dokuzuncu yüzyıla kadar bütün şiddetiyle devam etti. Sanayinin gelişmesi, muhaberenin kolaylaşması neticesinde bütün dünyada hürriyet fikrinin olgunlaşmasının sonucu olarak, Fransız ihtilalini netice verdi. Bu ihtilal, bütün dünyada sömürüye ve sömürgeciliğe karşı direniş fikrini geliştirdi. Bu da haliyle köle insanların bazı haklar kazanmalarına sebep oldu. Tabii ki kolay ve birden olmadı. Düşünün, bize insan hakları dersi vermeye kalkan ABD, Siyahi insanlara eşitlik ve oy kullanma hakkını daha dün denilecek 1964 ‘te verdi.

Tabii sömürgeciler boş durmadılar. Dünyayı sömürebilmek için bölmek lazım. Bölmek için kullanılmaya en elverişli kavram ise ırkçılıktır. Çünkü ırkçılık objektif bir olgu değil. Diledikleri gibi herkese aşılayabilecekleri sübjektif bir kavramdır. Herkesi üstün olduğuna inandırmak çok kolaydır, insan bir kere inandıysa artık başka halklarla imtizaç edemez. Bunun için bir ideoloji lazımdı, imdatlarına Charles Darwin’in yetişti ve sosyal Darwin’izim doğdu, bundan Nasyonel sosyalistlik zuhur etti.

Gelecek makalemizde ırkçılığın nasıl bir ideolojiye dönüştüğünü işleyeceğiz inşallah.

Selametle kalın.

YAHUDİ IRKÇILIĞI;

İNSANLIK TARİHİ BOYUNCA IRKÇILIK İLLETİ

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )