Hüsnü Misal

Şükürler olsun ki Türkiye’mizde akl-ı selimin, kalb-i selimin ve vicdanınsesi olan büyüklerimiz var. Onlar vakur duruşları ve yürüyüşleriyle, samimiyetleri ve ihlaslarıyla bize doğru hedefleri gösteriyor, müspet hareket etmenin lüzumunu öğretiyorlar. Günümüzde karşılaşılan vartalardan, düşülebilecek hatalardan uzak kalmamız için durup dinlenmeden nefes tüketiyor, anlatıyorlar. Allah kendilerinden ebediyen razı olsun. Bu nasihatçilerin başında,Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin yakın talebesi muhterem Hüsnü Bayramoğlu Ağabeyimiz geliyor.

Büyüğümüz ‘Nur Söz’ kanalında çok önemli programlar yapıyor. Hem imani meseleleri anlatıyor, hem de aktüel konularda tereddütte olanlara istikamet gösteriyor.Regaip Gecesi’nde NurSöz’de şehitlerimiz için dualar edildi, Kur’an-ı Kerim Tilaveti’nde bulunuldu. Ardından Hüsnü Abi yaptığı sohbette, yine gönülleri şad etti. Millet-Devlet bütünlüğünün ehemmiyetini anlattı. İslam’ın ve insanlığın ümidi olan şuurlu Devlet adamlarına sahip çıkmanın önemini vurguladı. Sonra Meyve Risalesi’ni okudu. Büyük bir zevkle dinledim. Büyüğümüzün bu kanaldakisohbetlerini dinleyenler,istifade ediyor.

Şayet büyüklerimize kulak vermezsek onların Allah rızası için yaptıkları ikazlardan yararlanmazsak bu ‘felaket ve helaketasrı’nda yanlış yollara sapabilir, bataklıklara düşebiliriz. Zira tehlike bazen sinsice yaklaşabiliyor. Dini bu manada kendi şer niyetlerini tahakkuk ettirmek için kullananlar hep olmuştur. Dün de olmuştu bugün de olmaktadır. Daha dün FETÖ denilen ihanet hareketi, bütün mukaddesatımızı kullandığı gibi Bediüzzaman’ın temiz ismini de lekelemeye yeltenmedi mi? Hâlbuki yaptıkları faaliyetler, tavır ve davranışları İslam’ın temel kaidelerine aykırı olduğu gibi Risale-i Nur Müellifinin prensiplerine de tersti. Onun neredeyse bütün güzel davranışlarına muhalif biçimde dini ve dindarlığı kullandılar. Ama niyet iyi olmayınca Cenabı Allah onları tepetaklak etti. 15 Temmuz’da gerçek art niyetleri ortaya çıktı, aziz milletimizin, kahraman ordumuzun, şanlı devletimizin ve dirayetli devlet adamlarımızın karşı duruşlarıyla yerle bir oldular. Çünkü dini bozdular, Gayretullah’a dokundular, insanları kandırdılar, mübarek zatların ahını aldılar. Peki bu ihanet örgütünün ardından yürüyenler bugün yok mu? Var, çoğu kendisini gizliyor. Yazık ki aynı yolun yolcuları. Yine dini kullanıyor, mübarek zatların arkasına saklanıyor, devlet ve millet düşmanlığı yapıyorlar. Bu şekilde hareket edenlerin başına yarın aynı akıbet gelecek. Bu yıkıcı davranışlarda bulunanların tabanları kalmadı şükürler olsun. Yine de Allah, hatadan dönmeyi onlara nasip etsin, yanlışlarını kendilerine göstersin, mümin basireti ve feraseti versin. Zira yakın tarihimizde başta Bediüzzaman olmak üzere bütün İslam âlimlerine ve dindarlara zulmeden bir güruhla birlikte hareket ediyorlar. ‘Bal’a ‘zehir’ katıp yemeye çalışıyorlar. Böyle devam ederlerse ‘şefkat’ değil şiddetli bir ‘gadap’ tokadı yiyecekler ama farkında değiller.

Hüsnü Abi’nin anlattıklarını dinleyince onun kâmil bir müminde olması gereken bütün vasıflara haiz olduğunu görürsünüz. “İslam kardeşliği”ne ehemmiyet veriyor. Yeryüzündeki bütün Müslümanların biricik kurtuluş çaresi olan İttihadı İslam’ın öncelikle Türkiye’de tesis edilmesi gerektiğini vurguluyor. Evvela burada safların tahkim edilmesi gerektiğini lisân-ı hâliyle anlatıyor. Mutasavvıf müminlerle ‘kardeşçe’ bağ kuruyor. Tıpkı üstadın yaptığı gibi dostluk ve tesanüt halkasını genişletiyor. Tasavvufa gönül verenlerin radyolarında da sık sık Bediüzzaman’dansitayişle bahsediliyor, sözlerinden, hizmetlerinden, hatıralarından söz ediliyor. Yani dün üstadı istismar eden ihanet örgütüne toz kondurmayan şimdiki bazı gafillere meydanı boş bırakmıyorlar. “Bediüzzaman bütün Müslümanların, müminlerin ortak değeridir.” mesajını veriyorlar. Hüsnü Abi’nin Kur’an’ın emri olan “İslam kardeşliği” mesajı, inşallah İslam âleminde de geniş manada akisler uyandıracaktır.

İnsanlık çok yara aldı. Kalpler katılaştı, ruhlar karardı, zulüm semaya yükseldi. Koronavirüs’ün dünyayı sarması ve beşeri sarsması boşuna değildir. Müminler İslam’a ve Kur’an’a daha sıkı sarılmalı, Allah’a iyi kul, Hazreti Peygambere hakiki ümmet olmalıdır. Cenabı Allah hepimize, şüheda yurdu olan bu cennet vatanımızda, İslam’a uygun huzurlu hayat yaşamayı nasip etsin, âmin.

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

Mehmet Nuri Yardım

Kaynak : Milat Gazetesi