İstanbul-Fâtih-Çarşamba’daki Şeyh İsmet Efendi Dergâhının şeyhi Ali Haydar Gürbüzler Efendi. Talebesi Emin Saraç anlatıyor:
“Ali Haydar Efendi demişti ki;
‘Bediüzzaman İstanbula ilk geldiğinde (1907) birçok ulema gibi ben de gittim. Kapısında “Burada her soruya cevap verilir, kimseye soru sorulmaz.” yazılıydı.’ ”
“Mutavvelden (Dersiamlık imtihanı bu kitaptan yapılırdı) çok zor bir sual hazırladım. Tereddütsüz ve çok isabetli, en doğru cevabı verdi. Gördüğüm en zeki insanlardandır.”
Kemal Şenocak Bey’in hazırladığı “Ali Haydar Efendi” adlı eserde şöyle bir hatıra geçmektedir;
“Ali Haydar Efendi (Rahimehullah) Telif-i Mesail Heyeti reisi iken, Dar-ul Hikme azalarından Bediüzzaman Said Nursi (Rahimehullah) ile de zaman zaman görüşürdü. Yıllar sonra -Cumhuriyer devrinde- Bediüzzaman Çarşamba’ya gelir. İsmailağa Camiinin önünden geçip, Mehmed Ağa Camii civarında ikamet eden talebesi Hâkim Selahaddin Efendiyi ziyarete giderken, bir an durur ve etrafındakilere; ‘Şu ileride İsmet Efendi Dergâhında Meşayih-i Kiramdan Ali Haydar Efendi var, gidin, elini öpün, selamımı götürün.’ der.”
“Ulemanın Gözüyle Bediüzzaman” eserinden alınmıştır.
Nurdanhaber