Nurdan Haber

Güney Amerika Nur Talebelerinden Mektup

Güney Amerika Nur Talebelerinden Mektup
19 Ağustos 2018 - 10:35

Esselamunaleykum ve Rahmetullahi ve Berakatuhu

Kıymetli abilerimiz,

Öncelikle gelecek Kurban bayramınızı şimdiden tebrik eder, kesilecek olan kurbanların, her birimiz için Rabbimize daha da yakınlaşmaya vesile olmasına dua ederiz.

Birkaç hafta oldu tekrar Arjantine geldik ve kaldığımız yerden hizmetlere ve derslere devam ediyoruz. Bu arada başta Meksika olmak üzere Buenos aires dışındaki fuarlar için hazırlıklara da başladık.

Türkiye’de derslerde zaman zaman bahsettiğimiz gibi Buenos Aires’e yaklaşık 130km uzaklıktaki Chascamus (çaskamus) şehrindeki fuarımız çok istifadeli geçmişti. Bize her zaman söylenen ve kendimizin de tecrübe ettiği Arjantinin iç kesimlerindeki insanların daha samimi olduğu idi. Hakikaten de bunu Chascamus’ta bizzat gördük. Hususan gençlerin İslamiyet’e ve Nurlar’a alakaları görülmeye değerdi.

Misalen, fuara 13-14 yaşındaki çocuğu ile gelen bir anne dedi ki; “Benim çocuğumun soruları var.

Direkt olarak böyle bir giriş bizi şaşırtmıştı, fakat “Burada her soruya cevap verilir, her müşkil halledilir, fakat soru sorulmaz!” diyen Üstadımızın yazdığı “Sözler” elimizde olunca kemal-i rahat ile dedik ki;

“Sorunuz…”

O çocuk, “Ben çok merak ediyorum: Biz niye doğduk? Yaşamdaki gayemiz nedir? Ve ne için ölüyoruz?”

Bu soruları duyunca dedik ki, “Tam kardeşim! Doğru yere geldiniz,

Sonra Yirmi Üçüncü Söz‘den bir kaç yeri kendisine okuttuktan sonra:

– “Hem bu sorularınızın hem de aklınıza gelen, gelmeyen bir çok suallerin cevabı işte bu Sözler‘de, senin ilacın budur, bu kitabı okumanı tavsiye ederiz” dedik.

Çocuk annesinden kitabı almasını istedi fakat annesi daha küçük kitaplardan alabileceğini, zaten başka kitaplar aldıklarını bahane edip almaya yanaşmıyordu. Gözleri dolan ve neredeyse ağlayacak olan çocuk adeta yalvarıyordu ki annesi o kitabı alsın. Neyse annesi daha fazla dayanamadı ve Büyük Sözler’in İspanyolca tercümesi “Palabras”ı alıverdi. Elhamdullillah…

İşte Risale-i Nur’a fıtraten ihtiyaç hisseden insanlar hasbel kader nurları buluyordu. Fakat bizim de kader programında üzerimize düşen vazifeyi hakkıyla yerine getirip, gidebildiğimiz her yere, elimizden geldiğince bu Nurları ulaştırmamız gerekiyor.

Bu mühim vazifenin altından nasıl kalkacağız derken sizlerin dualarınız, her daim alakanız imdadımıza geliyor ve manen diyor ki, “yalnız değilsiniz, her ne kadar ayrı kıtalarda olsak, aramızda binler kilometre mesafe olsa da manen beraberiz ” Hamdolsun, Rabbim bu beraberliğimizi daim etsin ki zahiren biz bu diyar-ı gurbette görünürken, asıl gurbette kalmış binler, milyonlar gariplere bu Nurlar’ı ulaştırabilelim inşaallah.

Hem üstadımız demiyor mu; Birimiz şarkta, birimiz garpta, birimiz cenupta, birimiz şimalde, birimiz âhirette, birimiz dünyada olsak, biz yine birbirimizle beraberiz.” Amenna ve saddakna…

Arjantin’e geldiğimizin ikinci haftasında, yılda bir iki defa bira araya gelmek manasında Güney Amerika nur talebeleri ile okuma programı için Kolombiya’ya gittik. Bir hafta kadar süren programda Arjantin, Şili, Ekvador, Peru ve Kolombiya’dan hem Türk hem de Latin nur talebeleri vardı. Hamdolsun çok istifadeli ve feyizli geçti.

Kolombiya demişken bir hatırayı nakletmeden geçemiyeceğim.

Program yaptığımız eyalette bulunan Juan Rey isminde Müslüman, hem de nurları bilen bir ağabeyimiz, oğluyla beraber programa iştirak ettiler. Oğlu henüz Müslüman değildi, fakat program sonunda hamdolsun, kelime-i şehadet getirip Müslüman oldu.

Program bitiminde Juan Rey’in evine ziyarete gittik. Gördüğümüz manzara hakikaten inanılmazdı. Bu ağabeyimiz, kırk bin nüfuslu bu ilçede yaşayan tek Müslüman kendisi olduğu halde, evinin altını hem küçük bir medrese-i nuriye hem de bir mescit nevinden kullanmak üzere tahsis etmişti.

İçeriye girdiğimizde bir köşede sohbet için ayrılmış masalar üzerinde, toz olmasın diye üstü örtülmüş kitaplar vardı. Örtüleri kaldırdığımızda ise altından çıkan nurlar adeta bize tebessüm ediyordu ve manen diyordu ki “merak etmeyiniz, sizden önce bizler buraya geldik, vazifeye başladık. Biz zaten kendi kendimize hizmetimizi de yaparız, siz bizi okuyun, okutun bu yeter!” Hamdolsun, kainattaki zerreler adedince hamdolsun…

Burada hep beraber ilk ezanı dinledik, ilk namazı kıldık ve ilk dersimizi de okuyarak bir nevi açılış yapmış olduk.

Aslında bu hadisede herşeyin fevkınde nazar-ı dikkatimizi çeken bu ağabeyimizin ümidi idi.

Evet, kendisi kırk bin nüfuslu bir yerdeki tek Müslüman ve tek nur talebesi olduğu halde evinin altını fisebilillah hizmete açmakta tereddüt etmemişti, zira biliyordu ki oraları nurlanacaktı ve müştaklar gelecekti….

Evet, üstadımızın dediği gibi; Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılabı içinde en yüksek gür sada İslamiyet’in olacaktır.” Amenna…


Kıymetli abilerimiz,

Niyetimiz bir selam makamında kısa bir mektup yazmaktı fakat başlayınca biraz uzun çekti, hakkınızı helal ediniz…

Dua buyurun, burada bulunduğumuz zamanı hakkıyla nurlarla meşguliyet ile geçirip, hem kendi dünyamızı ve ahiretimizi hem de başkaların dünyalarını nurlandıralım inşaallah.

Allah’a emanet olunuz,

Vesselam

Güney Amerika Nur Talebeleri

 

Kaynak: Nurdanhaber

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )