Nurdanhaber-Haber Merkezi

Gürcan, bakanlığına bağlı Eskişehir Erkek Çocuk Evleri Sitesi’nin idari binasının açılışında yaptığı yaptığı konuşmada, 2005 yılının temmuz ayında dönemin Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı’nın müsteşarı olarak Eskişehir’den Ankara’ya geçtiğini belirterek, o dönemde sıklıkla yurtları ziyarete gittiklerini söyledi.  Atatürk Çocuk Yuvası’nda karşılaştığı bir manzarayı anlatan Gürcan, şunları söyledi:

“Girdiğimizde büyük bir salon, iki bakıcı anne kapıda bekliyor ve sandalyede oturmuş, çocukların çıkmalarını engellemek için. İçeride 38 tane çocuk. Üst kat da 0-3 yaş grubunun olduğu bir binaydı. Bakanım orayı gezerken ben aşağıya indim. O güne kadar hiç yuva görmemiştim. Kendime ‘Allah’ım ben burada ne yapabilirim?’ dedim. Daha sonra aradan iki ay geçti. ‘Çocuk evleri’ diye bir proje var. Projeyi bir STK gönüllüsü planlıyor. Benimle tanıştı. ‘Hocam bunu yapmalıyız. Koğuşlardan o çocuklarımızı kurtarmalıyız. Ev ve mahalle ortamında olmalılar. Çocuklar o mahallenin okuluna gitmeli. Kendi mekanı olmalı. Karpuzun kabuğunun yeşil olduğunu bilmeli. Telefonla konuşabilmeli, misafirliğe gidebilmeli, misafir kabul etmelidir’ dedi. Projeyi çok önemsedim ama o dönemde bütçesi sınırlı bir kurumuz, hizmet bakanlığı değiliz. Bakan Hanım’a projeyi sundum. 12 yıl projelendirildi.”

“Her çocuğumuzun kendi özel odası var”

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

Gürcan, o dönem Ramazan Ayı’nda Bakanlığın İngiltere programının olduğunu anımsatarak, şöyle dedi:

“Çocuklarım küçüktü, Bakan Hanım’a ‘Ben gelmeyeyim’ dedim. Onun gittiği ikinci gündü. Malatya olayı ortaya çıktı. 5 ayrı kareyi, 20 dakikalık bir haber programı şeklinde. Türkiye, ayağa kalktı. Yuvada dayak sahneleri. Herkes arıyor, bütün arkadaşlarım arıyor. Ben dövmüşüm gibi telefonda bağırıyorlar. Yapılacak çok şey var ama o an söylenecek bir şey yok. Allah razı olsun. O hafta hükümet bir karar çıkarttı. Bir gecede para çıktı. O 12 yıllık projemiz derhal uygulanması gereken bir proje oldu. Tüm Türkiye’de yurt ve yuva kalmadı, hepsi evlere dönüştü. Her çocuğumuzun kendi özel odası, kendi özel pijaması var. Bu imkanı sağlayanlara teşekkür ediyorum.”

AA