Nurdan Haber

Hakikat-i İslamiye bütün siyasetlerin fevkındedir

Hakikat-i İslamiye bütün siyasetlerin fevkındedir
26 Ekim 2015 - 3:31

 

 

 

 

 

 

 

TAKDİM 

“Hakikat-i İslamiye bütün siyasetlerin fevkındedir” diyen Bediüzzaman, “dinin siyasete alet ve tabî yapılmasına” bütün hayatı boyunca karşı çıkmıştır.

1911 yılında neşrettiği Münâzarât adlı eserinde, Meşrûtiyetin güzelliklerini anlatırken, dinin siyasete alet edilmesi durumunda hasıl olan zararlı neticeleri de nazara vermiş, 1920’de neşrettiği Sünûhat adlı eserinde din adına tarafgirâne siyaset yapanların dine ne denli zarar verdiklerini anlatırken de, “İsabet de etse mes’uldür” tesbitini yapmıştır.

Cumhuriyet Türkiye’sinin idarecilerini dine hizmet etmeye teşvik ederken yapılacak işlerin ve inkılapların meşrûiyet zemininde yapılması gerektiğini vurgulamış ve idarî maslahat için dahi olsa “an’ane-i İslamiyeye mürâat” edilmesi gerektiğini savunmuştur. Yirmi yedi yıllık CHP yönetimi esnasında bütün baskı ve zorlamalara, hapis ve sürgünlere rağmen, îman hizmetinden hasıl olan kuvvetini, Müslümanların ona olan bağlılığını asayiş ve emniyeti ihlal edecek tarzda kullanmaya asla teşebbüs etmediği gibi, çeşitli nedenlerle isyan ve ihtilal hazırlığı içinde olan nüfuzlu insanları da var gücü ile vazgeçirmeye çalışmıştır. Bu konuda en ufak bir şekilde dahi olsa, siyasî bir faaliyet içinde olmadığını çıkarıldığı mahkemelerde ve talebelerine yazdığı mektuplarda defalarca dile getirmiştir.

Çok partili hayata geçildiğinde ise “din ve vatan namına, hürriyet-i şer’iyeye vesîle olacaklar” dediği Demokratlara destek veren Bediüzzaman, siyasal katılımı ile Demokratları dine hizmet etmeye teşvik etmiştir. O yıllarda “siyaseti dinsizliğe alet” edenlere mukabil “bir kısım dindar ehl-i siyasetin dini siyaset-i İslamiyeye” alet etmeye çalışacaklarını hisseden Bediüzzaman, talebelerini ve bütün Müslümanları bu tür gelişmelere karşı ikaz etmiş ve yazdığı mektuplarla bu yöndeki tesbitlerini ortaya koymuştur.

Bu zamanda terbiye-i İslamiye zedelendiğinden insanların pekçoğunda hürmet, emniyet, sadâkat ve salâbet kaybolmuş olduğundan din adına siyaset meydanına atılan parti(ler) dini siyasete alet etmeye mecbur kalacaklardır. Dolayısı ile bu, din adına, vatan ve millet hesabına büyük bir zarar olacaktır. Bediüzzaman, talebelerine vasiyetnâmesi hükmünde olan son dersinde ise, adeta hayatı boyunca din ve iman hizmetinde takip ettiği ve uyguladığı ölçüleri özetleyerek siyaseten takındığı tavrın makul ve mükemmel izahını yapmıştır. 

Bediüzzaman’ın siyasî tesbit ve görüşlerinin, ilk İstanbul hayatında yazdığı Divan-ı Harb-i Örfî, Münâzarât, Hutbe-i Şamiye, Sünûhat gibi eserlerde ve Risâle-i Nur’ların telif edilmeye başlandığı yıllardan sonraki mektuplarında ve kitaplarında aynı ölçü ve esaslara dayandığını görüyoruz. Bir başka ifadeyle Bediüzzaman “Eski Said” ve “Yeni Said” dönemlerinde takip ettiği tarzı aynı ortak ölçü ve kriterlere dayandırmaktadır. İstanbul’a ilk geldiği yıllara rastlayan ve Meşrûtiyetin ilanı ile birlikte başlayan çok partili dönemde siyaseti dine hizmetkar kılmak için hürriyet ve meşrûtiyeti meşrûiyet sınırları içinde tasvip etmiş; o zamanın hürriyetçileri olan “Ahrar” fırkasını desteklemiş; cumhuriyeti kuranlara “İslâmiyete sım sıkı sarılmaları halinde muvaffak olacakları” telkininde bulunmuş; 1946’dan sonraki çok partili dönemde ise mevcut siyasî ortamı dine ve vatana en faydalı şekle getirme gayreti içinde olmuştur. DP’yi desteklerken yine Meşrûtiyet dönemindeki ölçülerle hareket etmiştir. 

Yarın devam edecek…

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )