Kıymetli Dostlar,

Asrın Üstadı Said Nursi hazretlerinin Barla’da başlattığı iman ve kuran davasında öyle kahramanlar gelip geçmiştir ki kelimeler kifayetsiz, hissiyat tarifsiz kalır.

İşte onlardan birisi de Ali Ergün’dür.

Üstadın “Nur fabrikası sahibi” dediği, nur erkanı islamköylü Hafiz Ali Ağabey..

Üstadına, davasına hayatını ruhunu her şeyini feda eden Hafiz Ali..

“Mahkeme-i Kübra-yı Haşrî’de, Risale-i Nur Talebelerinin Bayraktarı, Şehid Merhum Hâfız Ali..” 

Toprağa verdiğimiz her nur talebesinden sonra Hafiz Ali abi vesilesiyle Üstadımızın ona atfen ifade ettiği şu satırlar zihnimden geçiyor…

“Ve bildim ki; nasıl bir dane toprak altına konulur tâ çok daneleri sünbül versin, aynen öyle de: Şehid merhum Hâfız Ali o tarlada, toprak altına girdi, otuz-kırk Hâfız Ali’leri sünbül verdi ve verecek kanaatım geldi.”

Evet hafız Ali uzun yıllar önce vefat etti. O ve onun gibi yüzlerce binlerce nur talebesinin vefatıyla niceleri iman ve kuran davasına katıldı.

Bize de onu yıllar sonra tanımak ve ancak hayırla yad etmek düştü. Hafız Ali; hakta sebat eden, derdi davası milletin kurtuluşu için bıkmadan çalışmak olan bir nur kahramanıydı.

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

Bir hadis-i şerif var:

“Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz. Nasıl ölürseniz de öylece haşrolursunuz.”

Allah Allah diyerek yaşadılar, öylece de vefat ettiler.

Şimdi sıra bizde. Şu hayatı nasıl yaşarsak ona göre muamele göreceğiz.

Tercih de sorumluluk ta bizde..

Cenab-ı Allah gafletten muhafaza buyursun..

Hayırlı günler