Nurdanhaber-Haber Merkezi

Makedonya’daki Üsküp Türk Çarşısı’nın ortasında bir bedesten de bulunuyor. Çarşı’nın göbeğindeki bedesten 15 yüzyılda İshak Bey tarafından yaptırılmış ve zamanında şehrin ticaret merkezi olmuş. 4 giriş kapısı bulunan bedesten 1689 senesindeki büyük Üsküp yangınında çok fazla hasar görmüş. Uzun süre harabe halinde kaldıktan sonra, 1899-1900 yılları arasında yeniden inşaa edildiğinde yazılan kitâbede bedesteni ihyâ edenlerin, Gazi İshak Bey’in soyundan gelen Hacı Hüseyin, Osman ve Yaşar Beyler olduğu yazıyor.

Osmanlı’nın imzası bedestenler, inşaa edildikleri devirde birer iktisadî müessese vazifesi gördüler. Selanik, Seres, Larissa, Saraybosna, Yambol, Manastır gibi birçok Balkan şehrini süsleyen bedestenlerin Üsküp’teki örneği, bugünkü manzarasına, birkaç onarım ve restorasyonun ardından kavuşmuş.

Üsküplü sanat tarihçisi Behicüddin Sehapi “2. Viyana Kuşatması’nın intikamını Osmanlılar’dan almak isteyen Avusturyalılar, Üsküp’ü yakıyorlar, bu olay 1689 Hadisesi olarak anılır. O dönemde hanlar, hamamlar büyük hasara uğramış. Onlardan biri de Üsküp bedesteni… Uzun yıllar yarı virân halde duran bu önemli eser bugünkü haline 1900 yılında kavuştu. Burası bir diğer deyişle yeni bedestendir. Bedesten olarak artık kendi fonksiyonu devam ettirmektedir. Bugün yine Üsküp esnafının kullandığı dükkânlar var, kültür bakanlığına bağlı kullanılmaktadır. Çok önemli bir eser olarak Üsküp Çarşısı’na ayrı bir önem katmaktadır” diyor.

Bedestenin kelime anlamı; bez ve istan kelimelerinin birleşmesiyle ortaya çıkıyor. Bezin satıldığı yer anlamına gelen binada, kurulduğu yıllarda sadece bez satışı yapılırdı. Kumaş ve değerli eşyaların satıldığı bedestene, zamanla diğer zenaatçiler de yerleşti. Geçen yılların ardından bedesten artık inşaa gayesinden çok farklı bir konumda hizmet veriyor.

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

dünyabülteni