Nurdan Haber

Bin annelik bir şefkat

Bin annelik bir şefkat
28 Ocak 2016 - 9:15

Muhabbetin, Allah için birbirini sevmenin nasıl birşey olduğunu bilfiil görmek isteyenleri asla hayal kırıklığına uğratmayacak bir şey varsa, o da, Risale-i Nur talebelerinin birbirleri ile ve Üstadları ile olan münasebetleridir.

Barla Lâhikası başta olmak üzere Lâhikalardaki mektupların sadece hitap cümlelerine bakacak olsanız, Üstadın ve talebelerinin birbirlerine nasıl bir muhabbet gözüyle baktıklarını açıkça görürsünüz.

Talebeleri tarafından kaleme alınan mektuplarda ise, sadece Üstada karşı değil, birbirlerine karşı olan en samimî muhabbet hisleri, birbirinden zarif iltifatlar şeklinde kendisini gösterir.

Bin anne şefkati

Bu muhabbet, Allah için duyulan ve yaşanan bir muhabbettir ve Üstad ile talebelerini, anne-baba ile evlât arasındaki bağdan çok daha kuvvetli bir şekilde birbirine raptetmiştir. Seneler boyu her Allah’ın günü yüzlerce defa evlâdı için dua eden hangi anne-baba vardır?

Üstad ise, Hulûsi Bey gibi has talebelerine yazdığı mektuplarda onları her yirmi dört saatte defalarca, hattâ yüz defa, hattâ beş yüz defa duada andığından söz etmektedir. Günde yüz defa yad edilmek her on beş dakikada, beş yüz defa yad edilmek ise her 3 dakikada bir anılmak demektir – üstelik bu hesaplara uyku zamanları dahil edilmemiştir. Sadece bu basit hesap dahi, Bediüzzaman Hazretlerinin Fırıncı Ağabeye hitaben söylediği “Sana bin annen kadar şefkat ediyorum” sözünün nasıl bir anlam taşıdığını göstermeye kâfi gelecektir.

Zamansız ve mekânsız dostluklar

Üstad ile talebelerinin arasına hiçbir şey giremez – zaman ve mekân bile. Biri şarkta, bir garpta olsa, onlar yine beraberdir. Bu dostlukta geçmiş ve gelecek diye bir zaman dilimi de kalmaz; bu bâki dâvânın muhabbet deryasında buluşanların kimi dünyada, kimi âhirette bile olsa onlar yine bir meclistedirler:

Mâbeynimizdeki münasebet ve uhuvvet inşaallah hâlis ve lillâh için olduğundan, zaman ve mekânla mukayyed olmaz. Bir şehir, bir vilâyet, bir memleket, belki küre-i arz, belki dünya, belki âlem-i vücud, iki hakikî dost için bir meclis hükmündedir. Böyle dostluk ve kardeşliğin firakı yok, hep visaldir. Fâni, mecazî, dünyevî dostluklar szahipleri firâkı düşünsün, bize ne?

Bu terazi bu kadar sıkleti çekmiyor

Üstadın bazı talebeleriyle olan çok özel münasebetleri ise, bizim ölçülerimizin bütünüyle iflâs ettiği bir irtifadadır. Nur’un Birinci Talebesi Hulûsi Yahyagil’e hitap eden bir mektubunda Üstad hergün onunla iki defa beraber olduğunu söyler ve “Sabahtaki duada ben seni yanıma, akşamdaki derste sen beni yanına ihzar ederiz; günde iki defa görüşürüz” der. Bu dua misafirliğinde yüzlerce kilometre uzaklık nasıl yok olur; dostlar her sabah ve akşam birbirlerine ne suretle gider ve gelirler; bu, biz fânilerin idrakini bütünüyle aşan bir konudur. Fakat kavrayalım veya kavramayalım, Üstad ile yakın talebeleri arasında birbirleri için ruhlarını hiç tereddütsüz feda edecek derecede bir muhabbet bağının bulunduğunu o mektuplarda ve onların yaşayışında açıkça görüyor, hissediyor, hattâ koklayabiliyoruz.

İlâhî kaderin Bediüzzaman ile bir ahde bağladığı o insanlara burun kıvırarak bakan ve onların hayatlarını okunmaya değer bulmayanlar, hayata Üstadın gözüyle bakmasını bir türlü öğrenemedikleri için Üstadın onlarda ne bulduğunu bir türlü kavrayamayan biçarelerdir ki, kendi nasipsizliklerini birtakım yollarla başkalarına da sirayet ettirmek ve böylece nasipsizlikte herkesle eşit hale gelmek istemektedirler.

[Devam edecek]

 

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )