Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Merkez Komitesi Üyesi Zekeriya el-Ağa, ABD’nin “Tel Aviv’deki Büyükelçiliği’ni Kudüs‘e taşıyarak burayı İsrail’in başkenti olarak tanıması” yönünde bir karar almasının “savaş ilanı” anlamına geleceğini belirtti.

Ağa, bugün 5 Aralık’ta yayımladığı açıklamada, “ABD’nin böyle bir adım atması demek, barış sürecinin durması ve Arap-İsrail çekişmesinin çözümünde ABD’nin rolünün son bulması anlamına gelir.” ifadesine yer verdi.

Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınması yönünde alınacak bir kararın, bölgede güvenlik ve istikrar bakımından çok tehlikeli sonuçlar doğuracağı uyarısında bulunan Ağa, “ABD Başkanı Donald Trump‘ın, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımayı düşünmesi, Arap ve İslam dünyasına savaş ilan etmek demektir. Filistin halkı, hak ve değerlerini hedef alan bunun gibi tutumlar karşısında sessiz kalmayacaktır.” değerlendirmesini yaptı.

ABD Başkanı Donald Trump, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak resmen tanımaya hazırlanıyor. Amerikan medyasının 1 Aralık’ta hükümet çevrelerine dayandırdığı haberlrine göre tanımanın ardından Amerikan Büyükelçiliğinin Tel Aviv’den Kudüs’e hemen taşınmayacağı bu adım için bir süre bekleneceği belirtildi.

Trump’ınn elçilik naklini altı aylığına engelleyecek olan kararnameyi yakında imzalaması bekleniyor.

Kudüs meselesi

Kudüs’ün nihai statüsünün Filistinliler ile İsrail arasında barış antlaşması imzalanmasıyla kesinlik kazanacak olması nedeniyle devletler topluluğu Kudüs’ü İsrail başkenti olarak tanımıyor. Filistinliler 1967 yılında İsrail tarafından işgal ve daha sonra da ilhak edilen Kudüs’ün doğu kesimini, kurulacak Filistin devletinin başkenti yapmayı planlarken, İsrail bütün Kudüs üzerinde hak iddia ediyor.

Trump Kudüs ile ilgili kararını yakında vereceğini birçok kez tekrarlamış ancak konu zamanla geri plana itilmişti. Başkanın kararının İsrail’de memnuniyet doğurması, Filistinliler tarafından ise protesto edilmesi öngörülüyor. ABD Kongresi İsrail Büyükelçiliğinin Kudüs’e nakliyle ilgili yasayı 1995 yılında kabul etmişti. Uygulama ulusal güvenliği tehdit edeceği gerekçesiyle günümüze kadar altışar aylığına ertelenmişti.