Nurdan Haber

İlim Hazinesi Sahabe

İlim Hazinesi Sahabe
08 Nisan 2016 - 9:14

Nurdanhaber-Haber Merkezi

Rasûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) Medine’ye hicret buyurduklarında, Zeyd bin Sâbit (r.a.), 17 sûreyi ezberlemiş biri olarak Peygamberimiz’le tanıştırılmıştı.

Allah Resûlü’ne (s.a.v.) Kur’ân okuyunca, okuyuşu Resûlullah’ın (s.a.v.) çok hoşuna gitmişti. Ayrıca Allah Resûlü (s.a.v.) ona İbraniceyi öğrenmesini tavsiye etmiş, bunun üzerine Zeyd(r.a.) de İbraniceyi 15 gün içerisinde okuyup yazacak seviyede öğrenmişti. Ve bundan sonra da Peygamber Efendimiz’e (s.a.v.) gelen İbranice mektupları, o okuyup yazmaya başlamıştı.

Bir ayrıntı olarak anmalıyız ki, Zeyd bin Sabit tüm bunları yaparken henüz 11 yaşındaydı.

Zeyd (r.a.) Bedir Savaşı’na katılmak istemiş; ancak Resûlullah (s.a.v.) onu, yaşının küçüklüğünden dolayı kabul etmemiştir. Uhud’a katıldığı ihtilâflı ise de Hendek Savaşı’na katıldığı kesin olup, hendek kazma esnasında yardımcı olmuş, yaptığı işi beğenen Allah Resûlü: “Zeyd ne güzel bir çocuk!” sözüyle ona iltifatta bulunmuştur.

Zeyd’in (r.a.) Ashap arasında da ayrı bir yeri vardır. Peygamberimiz’in amcasının oğlu olan ve aynı zamanda “Tercümân-ül-Kur’ân” olarak bilinen İbn Abbas, Zeyd bin Sâbit’e büyük bir değer verir ve bunu da ona karşı gösterdiği hareketlerine yansıtırdı. Meselâ bir defasında Zeyd b. Sâbit bineğine binerken, İbni Abbas ona binmesi için yardımcı olmuş, Hz. Zeyd böylesine bir incelik karşısında:

“Ey Allah’ın Resûlü’nün amcasının oğlu, bırak yapma!” deyince, İbn Abbas (r.a.): “Bize ulemaya böyle davranmamız emrolundu.” demiş, Zeyd de bu söz karşısında onun elini öpmüş ve: “Biz de Peygamberimiz’in ehl-i beytine böyle davranmakla emrolunduk.” demiştir. 

Zeyd (r.a), aynı zamanda feraiz ilmini de en iyi bilenlerdendir. Kabul edilen bir kanaat hâline gelmiştir ki, Zeyd bin Sâbit, Kur’ân ve feraiz konusunda diğer insanların önündedir. İlim açısından ashap arasında Zeyd b. Sâbit’in, herkesin kabul ettiği önemli ayrı bir yeri vardı ki, Hz. Ömer (r.a.) Medine’de olmadığı sıralarda, kendi yerine vekil ve imam olarak onu bırakırdı. Aynı zamanda Hz. Osman (r.a.), Hz. Ali (r.a.) ve Hz. Muaviye (r.a.) dönemlerinde de, Medine’de kendi yerlerine kaza, fetva, feraiz ve kıraat konularında vekil olarak tayin edilirdi. 

Kaynaklar: Zehebî, İbnü’l-Esîr, 

İbn Abdi’l-Berr, İbn Sa’d

Vahdet Gazetesi.

 

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )