Nurdan Haber

İNSAN OLMAK YA DA…

İNSAN OLMAK YA DA…
02 Mayıs 2016 - 3:41

 

İnsan, şu âlemin en saygıdeğer varlığıdır. Düzenlenmiş kâinat sarayına, Sultanlar Sultanının sofrasına en son davet edilen seçkin misafiridir. Ağaçlar, bu sofrada bir buket çiçek. Hayvanlar, o maidenin diğer nimetleri. Güneş, onun için yanan bir avize. Ay, onun gece lambası…

Her şey onun hizmetine amade. Eğer insan kendine verilen önemi anlayabilirse, meleklerden bile üstün olur.

Yaratılıştan insanın duygularına sınır konulmamıştır. O, aşağıların aşağısına inmeye müsait, yukarıların yukarısına çıkmaya yatkın bir yaratılışa sahiptir. Onun için her daim terbiye ve eğitime muhtaçtır.

İnsan, madde ve manadan mürekkep bir varlıktır. O, manasıyla/ruhuyla önem kazanır. Maddi tarafıyla diğer canlılardan pek farkı yoktur. Ancak bir Müslüman’ın -imanından dolayı- maddi yanı da kıymet kazanır.

Üstad hazretlerinin o nefis benzetmesiyle insan, Rabbimizin antika bir sanatıdır. İnsanların sanatları arasında bile maddenin kıymetiyle, sanatın değeri ayrı ayrı olur. Basit bir demir parçası, hurdacılar çarşısında beş lira etmez. Ama antikacılar, ona -antika olması itibariyle- milyonlar verebilir. İşte insan Allah’ın öyle antika bir sanatıdır.

Vücut geliştirme salonlarını bilirsiniz. Kasların güçlenmesi için böyle bir eğitim şarttır. Eee… ruh âlemimizin, kalbimizin, vicdanımızın kıvama ermesi için eğitim gerekmez mi?

Doğuştan kıymetli yeteneklerle yüklü olarak gönderilen insan, bu kabiliyetlerini geliştirmekle yükümlüdür. Bir elimizi, boynumuza bağlayıp altı ay öylece beklediğimizi düşünelim. Elimizi çözdüğümüzde belki de bir kaşığı bile kaldırmaya gücümüz yetmeyecekti.

Yıllarca kalbini, vicdanını çalıştırmayan, aklını hayırlı şeyler için kullanmayanlar yüzünden dünyamız kan gölüne döndü.

Hayvanların eğitim, okul gibi bir derdi yoktur. Ördek yüzmeyi, koyun süt vermeyi, arı bal yapmayı öğrenmiş olarak gönderilir. İnsan öyle mi? Basit bir iş olan yüzmeyi bile günlerce çalıştıktan sonra becerebiliyoruz. Okumayı, yazmayı, merhameti, insanlığı… öğrenmemiz elbette çok ciddi bir gayretle mümkündür.

İnsan, kuş gibi uçmayı, balık gibi yüzmeyi, pire gibi yüksek atlamayı, koyun gibi süt yapmayı öğrenmeye kalksa, bunlardan hiç birini hakkıyla yapamayacaktır. Demek ki insanın apayrı bir görevi vardır. O da Rabbini tanımasıdır.

Allah Teala: “Ben, insanları ve cinleri ancak bana ibadet etsinler/tanısınlar diye yarattım.” (Ez-Zâriyat: 56) buyuruyor.

Abdullah b. Ömer’den (ra) rivayet edilen bir hadiste, mümin şöyle yüceltilir:

“Ben, Resulüllah Kâbe’yi tavaf ederken gördüm. Şöyle diyordu:

– Ey Kâbe! Sen ne temizsin. Ne temiz kokun var. Sen ne yücesin. Sana saygı göstermek ne yüce bir şeydir. Muhammed’in hayatı elinde olana yemin derim ki bir mü’mine saygı göstermek, Allah katında sana saygı göstermekten daha hayırlıdır.” (İbn Mace, Fiten)

Bediüzzaman hazretlerinin ifadesiyle: “İnsan, ipi boğazına sarılıp, istediği yerde otlamak için başıboş bırakılmamıştır.”

Rabbimiz: “İnsan başıboş bırakılacağını mı zanneder?” buyurur. (Kıyâme: 35)

Bir Batılı düşünür de bu gerçeği anlamış görünüyor: “Hayat sadece gülüp eğlenmekten, sürekli otomobil kullanmaktan ve zevkleri peşinde koşmaktan ibaret olsaydı, yaşamak neye yarardı?” (Alexis Carrel)

Aslana baktığımızda parçalamak, kavuna nazar ettiğimizde yemek, yüzümüzü gül’e çevirdiğimizde koklamak için yaratıldığını anlarız.

İnsana baktığımızda ise ibadet maksadıyla var edildiğini kavrarız.

Demek bütün mesele, insan olabilmek, gerçek insanlık olan Müslüman olabilmektir.

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )