Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nde araştırmacı yazar Aytunç Altındal’ın verdiği ‘Misyonerlik Faaliyetleri ‘ konulu konferansa başörtülü öğrenci ve vatandaşların alınmaması gerginliğe yol açtı.

Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi (GOÜ) tarafından Şehir Yerleşkesi Konferans Salonu’nda Araştırmacı Yazar Aytunç Altındal’ın vereceği, ‘Misyonerlik Faaliyetleri’ konulu konferansa gelen başörtülü öğrenci ve vatandaşlar, konferans salonuna alınmazken, bir kadın duruma tepki gösterdi.

Yetkili bir kişi ile görüşmek isteyen Hatice Yılmaz, dışarıya çağrılan Rektör Yrd. Prof. Dr. Ergün Demir’le kısa bir süre konuştu. Yılmaz, Demir’den olumsuz cevap alınca, ‘Ben haklarımı korumak zorundayım ve bu konferansa girmem lazım. Beni muhatap bile almadı, benimle konuşmadı. Kanuni bir şey göstersin bana, kesinlikle kabul etmiyorum’ diyerek olaya tepki gösterdi. Yılmaz, ‘Ben işimi gücümü bıraktım konferansa geldim. Ben bir esnafım, işyerimi kapatıp geldim. Kapıdan başörtülü olduğumuz için alınmıyoruz. Ben, Tokat’ta böyle bir şeye rastlamadım. Tüm halkımız davetli diye ilan veriyorlar. Biz halk değil miyiz? Ben hakkımı aramak istiyorum’ dedi.

Daha sonra salon önünde bir süre bekleyen Yılmaz, cep telefonu ile üniversiteden bir yetkili ile görüşmeye çalıştı. Yılmaz, telefonda, ‘Ben konferansa geldim, başörtümüz olduğu için alınmıyoruz. İlk defa böyle bir durumla karşılaştım. Ne demek oluyor, emri kim veriyor? Rektör emir vermiş başı örtülüler alınmaz diye. Ben öğrenci değilim, konferans halka açık. Buradaki görevli arkadaşlar bizi almıyor. Ben kendimden özür dilenmesini istiyorum. Yoksa Vali Bey’e gideceğim’ şeklinde konuştu.

Telefonda yaptığı görüşme sonrası bir süre bekleyen Hatice Yılmaz, salona alınmaması üzerine Vali Nasuhbeyoğlu’na şikayette bulunacağını ifade ederek salondan ayrıldı. Öte yandan, konferansa alınmayan başka bir bayan Şerife Çınar, konferans sonuna kadar konunun kamuoyuna yansıtılması için bekleyeceğini ifade etti.

Misyonerlik faaliyetleri konusunda açıklamalarda bulunan Araştırmacı Yazar Aytunç Altındal, Misyonerlik faaliyetlerinin, siyasi ve bölücü hareketler olduğunu belirterek, ‘Misyonerlik faaliyetlerine herhangi bir şekilde göz yummak mümkün değildir. 2001 yılına kadar yani 1999-2001 yılı arasında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne İçişleri Bakanı tarafından verilen bilgiler çerçevesinde söylüyorum. 268 misyoner hakkında takibat yapılmıştı. 2001 yılından bu yana, AK Parti hükümetinin iş başına geldiği günden bugüne, Türkiye’de Misyonerlik faaliyetleri patlama göstermiş. Sayılar binlere, 10 binlere çıktığı halde bir tek misyoner hakkında faaliyet, tahkikat yapılamamıştır. Din kültürasyonu ve siyasi bölücülük alabildiğine hızla gelişmiş, önüne gelen Türkiye’nin ensesine vurmaya kalkmıştır. Neredeyse 5-6 sınıf, dışişleri mensupları, Türkiye’ye emirler yağdırır hale gelmiştir. Türkiye, tarihinde belki de en kritik noktaya gelmiştir. Burada Türkiye bir bütün olarak bir milli direniş, bir milli duruş sergilediği anda Türkiye’de milliyetçilik gelişiyor. Kavgam çok satmaya başladı. Niye? Türkiye Turgut Özal’dan bu yana 1983 yılından beri, taviz veriyor. Birazda birileri bize taviz verse çok mu olur. Türkiye istense de istenmese de reflekslerini göstermek zorundadır. Bu reflekslerini gösterebildiği takdirde, Kıbrıs’ta söz sahibi olabileceğiz’ dedi.

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

Konferansa, Rektör Yrd. Prof. Dr. Ergün Demir, 48. Piyade Alay Komutanı Piyade Kıdemli Albay Serhat Özmilli, subaylar, astsubaylar ve öğrenciler katıldı. Konferans sonunda ise, programdan sorumlu Rektör Yrd. Prof. Dr. Ergün Demir, basın mensuplarının sorularını yanıtsız bıraktı. Konu ile ilgili açıklama yapmak istemeyen Demir, soruları cevapsız bırakarak salondan ayrıldı.