Muhadese Mahalli gazetesindeki köşesinde Büyük Dönüş Yürüyüşünü değerlendiren Meron Rapaport, Filistinlilerin Gazze sınırında başlattıkları “Büyük Dönüş Yürüyüşü” kapsamındaki barışçıl gösterilerin İsrail’in şu ana kadar görmediği ve sonuçlarını kestiremediği yeni bir taktik hamle olduğunu söyledi.

Siyonist İsrail‘in tehditlerine rağmen devam eden Büyük Dönüş Yürüyüşünün Filistin’in geleceği için çok önemli olduğunu belirten İsrailli gazeteci, “Filistinliler, protestolarında şiddete başvurmadan barışçıl bir çerçevede gösterilerine devam eder ve Gazze halkından 100 bin kişinin katılımını sağlarlarsa, Büyük Dönüş Yürüyüşü İsrail’e kâbus olur” ifadelerini kullandı.

Rapaport, başladığı ilk günden bu yana 30 Filistinlinin şehit, bin 500’den fazlasının yaralandığı gösterilerin sürdürülmesi durumunda Filistin’in hali hazırdaki durumunun da değişeceğinin altını çizdi.

Şehitlerin sayısında artış olması halinde ise İsrail güçleri ile Filistinliler arasında yeni bir savaşın başlayacağını belirten İsrailli gazeteci Rapaport, “Böyle bir şeye ne İsrail ne de Filistinliler rağbet eder” ifadelerini kullandı.

Hamas lideri Heniyye’nin açıklaması

Hamas lideri İsmail Heniyye, Filistin halkının en zor ve karmaşık zamanlarda bile düşmanın hesaplarını alt üst etmeye kadir olduğunu belirterek, Büyük Dönüş Yürüyüşü’nün bilinç ve ilkelere bağlılık savaşı olduğunu belirtmişti.

İşgal güçlerinin ateşiyle şehit olan gazeteci Yasir Murteca’nın Gazze’nin El-Ömeri Camii’nde kılınan cenaze namazına iştirak eden Hamas lideri Heniyye, “Gazze sınırına yapılan akın, cesaret ve barışçıl yapısıyla Siyonist işgal rejiminin güvenlik teorisini ve seferberlikteki işgal askerlerinin bakış açısını yerle bir eden atılgan ve cesur bir halkın izzet tablosudur” demişti.

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

Siyonist işgal rejiminin İkinci İntifada’da Filistin halkının bilincini dağlama ve silme, onun yerine başkasını bulma çabası içine girdiğini hatırlatan Heniyye, Büyük Dönüş Yürüyüşü’nün bilinç ve hakikat meydanında, Filistin halkının başta kutsal dönüş hakkı olmak üzere bu halkın ilke ve sabiteleri meydanında yapılan bir savaş olduğunu ifade etmişti.