Nurdanhaber-Haber Merkezi
Arapça’da 62,000 kelimenin Türkçe karşılığı yoktur.Siz isterseniz de tam tercüme yapamazsınız. Mesela: Rububiyet, Uluhiyet… gibi. Bu kelimelerin karşılığı yoktur. Arapça dan tercüme kesinlikle orjinali olmaz ve mana bozulur. En az verim de maalesef Türkçe tercümede olmaktadır.
Risaleleri anlamak için sadece dilde ısrar etmemelidir. Biraz sabır, azıcık gayret, dikkat insâallah hedefe ulaştırır.
> Kitap sadeleştirme speküle bir meseledir ,mevzudur. Tercüme edilen bir bakıma İncil akibeti gibidir.
> Her sadeleştirmede bir çok tavizler verilir. Ve açılan kapı kapanamaz.
> Risalelerin en ağır yerleri ya Medrese-i Yusufiye’de ya da 10-12 hastalığın insanın üzerinde abandığı dönemlerde katip usulü yazılmıştır. Yazılışında dahi bir hikmet vardır .
> İslâm’a doymuş ve doymuş insanlar olmak için bu kitapları mukayeseli olarak en az 5 (beş) defa okumak gereklidir. Bir ara 3 (üç) defa okunsa da olur demiştim ki Üstadım beni rüyada ikaz etti tekrar bu sayıyı beşe çıkardım.
> Kitapları iyi bilen ağabeyleri ve kardeşleri bulmaya çalışın ve mütalaa edin. Risale-i Nurlar çok kıskançtır ve kendine aşık olmayana yüzündeki peçeyi sıyırmaz.
> Müellifi Muhteremin neşredilmemiş kitaplardan tutunda ; Lenin’e, Freud ‘a, Mark ‘a kadar hepsini okudum. Dedim ki; onların yollarını, taktiklerini de öğreneyim. Ama şimdi diyorum ki; bu kitapları (Risale-i Nurları) en az beş defa okuyun, başka bir şey istemez!… Risaleleri şu zamanda iyice anlamadan başka seylere tevessül ederseniz; bir yerde mutlaka mantık hatası yaparsınız.
M. FETHULLAH GÜLEN
(20 sene önce Aksiyon dergisindeki beyanından alınmıştır.)
Nurnet