ÖYLE BİR RAHMET PEYGAMBERİYDİ Kİ; GİYSİSİNİN UCU ÜZERİNDE UYUYAN KEDİSİNİN UYANMASINA KIYAMADIĞI İÇİN, KALKARKEN GİYSİSİNİN UCUNU KESİVERMİŞTİ…
Sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) Uhud seferinde, ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca, kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikip koca bir orduyu o kedinin etrafından dolaştırmıştı. Ve seferden döndüğünde o nöbetçiden kediyi istemiş ve sahiplenerek adını Müezza koymuştu…
Efendimiz (s.a.v.) kedisi Müezza’yı o kadar çok severdi ki, Müezza bir gün sedirde oturan giysisinin ucunda uyuya kalmıştı. Uyuyan kedisini uyandırmağa kıyamamıştı. Müezza’yı uyandırmaktansa giysisinin ucunu usulca keserek kalkmayı tercih etmişti Rahmet ve şefkat peygamberi…
Peygamber efendimiz Aleyhisselatu vesselam kedisi Müezza’nın su içtiği kaptan birgün abdest bile almıştı. Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.) kedileri birer hayvandan çok evin bir ferdi olarak görürdü. Bir gün bir eve yemek göndercekti ve ev sahibine evde kaç kişi olduklarını sormuştu. Ev sahibi 3 Kişiyiz deyince Peygamberimiz bunun üzerine, Evinizde kedi var mı? diye sordu, ev sahibi Evet var deyince kediyide evin bir ferdi olarak görüp aynı yemekten ayırt etmeden 3 değil 4 kişiik yemek göndermişlerdi…
Hadislerde peygamberimizin çevresinde vahşi ve büyük kedilerinde olduğunu öğreniyoruz. Hatta bu kedilere o kadar müsamaha gösterirmiş ki, kediler eşi Hz Aişe (r.a) annemiz ekmek yaparken eve girer yaptıgı ekmeklerden alıp götürürlermiş…
Murat Fidan