Nurdan Haber

Kutlu Doğum Haftasında Yaşanan İkilem

Kutlu Doğum Haftasında Yaşanan İkilem
19 Mayıs 2017 - 15:30

KUTLU DOĞUM HAFTASINDA YAŞANAN İKİLEM

Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Aleyhisselatu Vesselam için her hafta Kutlu Doğum Haftası yapılsa yeridir. Zira o Zat bunu fazlasıyla hak ediyor.

Ancak fıtrat diye bir durum var. Ve İslamiyet fıtrat dinidir. Fıtrata uygun olmayanı yapmaz. Zira fıtri olmayanı yapmak her zaman tepki alır/alacaktır.

Konumuza gelirsek; İnsan yılda bir kere ölür, bir kere hakkın rahmetine kavuşur. Bunu siz görmezlikten gelip ikiye çıkarırsanız veya üçe dörde çıkarırsanız bu tutmaz. Fıtrata aykırı olur  ve bir gün bir yerde patlak verir.

Peygamber Efendimiz bir insandı onu zihinlerde insan olarak muhafaza etmek Kur’an’ın emridir. Fazlası Kur’an’ın emrine de ters düşer.

Takvimleri bahane edip sanki bir yılda 2 defa doğmuş gibi iki kutlama yapmak iki Mevlit yapmak fıtrata da aykırıdır İslam’a da.

Bir çocuk düşünün kendisinin yılda bir doğum günü kutlanıyor ve çevresinde kilerinin de yılda bir defa kutlanıyor. Sadece Peygamber Efendimizin doğum gününün iki defa kutlanması bu çocuğun aklını karıştırmaz mı?

Bu hale neden geldik? Neden ikilem yaşıyoruz? 2 doğum günü kutluyoruz?

Hani güzel bir söz var “başkasının yürüyüşünü taklit edeyim derken kendi yürüyüşünü de unuttu” diye.

İşte bu mesele de bu ifade tam yerine oturuyor.

Türkiye Müslüman bir toplumdur. Müslümanca yürür  tarih boyunca Müslümanca yürümüştür. Her hal ve hareketini  de ona göre düzenlemiştir.

Durum böyle olduğu halde Müslümanca yaşadığı halde birileri gelip onun bu durumunu dikkate almadan yürüyüşünü değiştirdi yüzünü batıya döndürdü ve onlar gibi yürümesini istedi. Onun duygularını inançlarını dikkate almadı neyi sever neden hoşlanır ne yapmak ister hiç düşünmedi.

“Halka rağmen halk için” felsefesi ile hareket edip bu toplumun tüm yaşantısını yeniden düzenledi.

Bu durum fıtrata aykırı idi, tepki göreceği muhakkaktı. Nitekim öyle de oldu…

Kılık Kıyafetten, yazıdan, bayram günlerine kadar her şey ve her konuda yeni hal mutluluk getirmedi ikilem yaşattı.

Bu anlamda Müslümanlar zaman zaman camilere sıra koymaya ve ibadeti de Hristiyanlar gibi yapmaya teşvik bile edildi.

Hangi bayramları öne çıkaralım? Milli bayramları mı? Dini bayramları mı? Hangi elbiseleri giyelim. Geleneğe ve inanca uygun mu yoksa Avrupai bir tarzı mı tercih edelim?

Hangi günü tatil yapalım? Avrupa’ya uyup Pazarı mı? Yoksa dinimizin mukaddes saydığı cumayı mı?

Hangi yazı şeklini kullanalım Avrupa’yı taklit ederek Latin harflerini mi? Yoksa dinimizi öğrenmemize sebep olacak Kuran harflerini mi?

Bu durum her alanda sürüp gitti.

İşte içine düştüğümüz bu ikilemleri düzeltmemiz hayli zor görünüyor. Toplumu geriyor çatışmaya neden oluyor.

Ülkeyi ve toplumu bu hale getirenler kendi eserleri ile övünebilirler. Büyük bir devrim gerçekleştirdiklerini sanarak hava atabilirler. Ama bunu da görmelidirler. Bu hal bu ülkeyi geriyor. Vatandaşı birbirine kırdırıyor 100 senedir laik, anti-laik çatışmasının sürüp gitmesi işte bundandır. Yani bu milletin fıtratına inancına uygun cereyan verilmeyişindendir.

En büyük dileğimiz siyasilerin bu durumu görebilmesidir. Yani “baştakilerin başlarına akıl kalplerine iman girerse durum kendiliğinden hallolur” diye düşünüyorum

Diyanet İşleri Başkanlığı Hiç olmazsa kendi dünyasında buna son vermelidir. Yaşanan bu ikilemi ortadan kaldırmalıdır diğer dini günler gibi ve geceler gibi Mevlid kandilini de bire indirmelidir.

Bu konuda elbette kendi gerçek yürüyüşüne dönmeli  ve İslam dünyasına uyarak birlik ve beraberliği sağlamak adına hicri takvimi esas almalıdır. Ve o günleri kutlu doğum haftası olarak ilan etmelidir. Ne yapacaksa da o günlerde yapmalıdır.

Sanırım böyle davranırsa bu mesele de yapılan tartışmalara da son vermiş olacaktır. Zira o tür tartışmaların zarardan başka hiçbir faydası bulunmuyor.

Nurettin Huyut

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )