Nurdan Haber

Bediüzzaman: “İfa­de­le­rim Mü­şev­veş Ol­du, Fi­lan­ca Ta­le­bem Tadil Etsin” Diyor. Niçin?

Bediüzzaman: “İfa­de­le­rim Mü­şev­veş Ol­du, Fi­lan­ca Ta­le­bem Tadil Etsin” Diyor. Niçin?
02 Nisan 2016 - 3:57

 

Bugün Zübeyir Gündüzalp ağabeyimizin 45. vefat yıldönümüdür. Zübeyir Ağabey 2 Nisan 1971 tarihinde İstanbul’da vefat etmişti. Ağabeyimizi rahmetle, şükranla, minnetle, hasretle ve dualarla anıyoruz…

 

 

 

 

 

Bu vesile ile 1962-1971 se­ne­le­ri ara­sın­da fa­sı­la­sız olarak dokuz sene Zübeyir ağabeyin hiz­me­tin­de bu­lunan Ey­üp Ekmek­çi ağa­beyden naklen bazı hatıralar arz ediyoruz:

Bediüzzaman: “ifa­de­le­rim mü­şev­veş ol­du, fi­lan­ca ta­le­bem tadil etsin” diyor. Niçin?

Zübeyir Ağabey anlatıyor:

“Hz. Üs­tad, Ri­sa­le-i Nur’da: ‘İfa­de­le­rim mü­şev­veş ol­du, fi­lan­ca ta­le­bem tadil ve­ya ıs­lah etsin’ gi­bi ifa­de­ler kul­la­nı­yor. Bu­nu, ‘Bir sey­yid ve­ya efen­di­nin, hiz­met­kâr ve­ya ta­le­be­sinin sa­daka­ti­ni ölçmek için bir imtihanı­dır’ di­ye dü­şün­mek lazım­dır. Üs­tad’ımız: ‘Kar­de­şim! Ben âlim de­ğil, hiz­met­kâr ye­tiş­tir­dim’ de­miş­ti.”

Üstad’ımızın emirlerine akıl ve mantık karıştırılmamalı.

Zü­be­yir Ağa­bey şunları an­lat­mış­tı:

“Hiz­met­te en mü­him bir hu­sus, Üs­tad’ın emir ve iş­le­ri­ne ken­di ak­lını karıştırma­mak­tır. Bir gün Üs­tad Haz­ret­le­ri, yazdığı bir di­lek­çe­yi ba­na ver­di ve ‘Git bu­nu kay­ma­ka­ma ver’ de­di. Şim­di ben ak­lı­mı ve man­tı­ğı­mı ka­rış­tır­sam şöy­le dü­şün­mem la­zım: ‘Kay­ma­kam bu sa­at­te ya­tı­yor­dur, ya­rın na­sıl ol­sa dairesine ge­le­cek, ben de er­ken­den ge­ti­rip dilekçe­yi ve­ri­rim…’

“Hâlbuki Üs­tad’ımı­zın emir­le­ri­ne akıl ve man­tık ka­rış­tı­rıl­ma­ma­lı. Ben di­lek­çe­yi al­dım ve he­men kay­ma­ka­mın evine gittim. Adam ka­pı­yı açar aç­maz bin bir kü­für ve ha­ka­ret­ler sa­vur­ma­ya baş­la­dı. Ben Üs­tad’ın em­ri­ni ye­ri­ne ge­tir­mek için sükûnet­le bek­le­dim ve ‘Bu, Üs­tad’ımı­zın dilek­çe­si­dir’ de­dim, uzat­tım. Adam, ‘Ney­se hay­di ver’ de­di ve di­lek­çe­yi aldı. Me­ğer son­ra­dan an­la­şıl­dı ki kaymakam er­te­si gün iz­ne ay­rı­la­cak­mış…”

Derslerde üş şeyden bahsedilir.

Zübeyir Gündüzalp:

“Biz ders­ler­de ya Ri­sa­le-i Nur oku­ruz, ya Üs­tad ve Ri­sa­le-i Nur­’­dan bah­se­de­riz ve­ya ha­va­dis-i nu­ri­ye­ler­den an­la­tı­rız. Bu­nun dı­şın­da her tür­lü müs­pet ve menfi gün­lük si­ya­sî içti­maî me­se­le­ler­den bah­set­mek sa­da­kat­siz­lik­tir, bid’at­tir.”

Kalemlerinizi Çalıştırın.

Zübeyir Ağabey:

“Üs­tad’ımı­za ve Ri­sa­le-i Nur­’a taar­ruz edil­di­ği za­man ga­ze­te li­sa­nıy­la ce­vap ve­ril­meme­li. Ken­di dai­re­miz­de, lâ­hi­ka­lar neş­re­de­rek ce­vap ve­ril­me­li­dir. Böy­le du­rum­lar­da ka­lem­le­rini­zi ça­lış­tı­rın… Mes­le­ği­miz ci­had-ı ma­ne­vî ol­du­ğun­dan, muvaf­fak olan­lar tec­rü­be­le­ri­ni yaz­sa­lar ha­vadis-i nu­ri­ye hük­mü­ne ge­çer…”

Çocuk terbiyesine çok önem verirdi.

Zü­be­yir Ağa­bey çocuk ter­bi­ye­si­ne çok önem ve­rir­di. Şu söz­ler ona ait:

“Çocuk­lar ve­li-yi na­sih­ten zi­ya­de, gü­zel ör­nek­le­re muh­taç­tır­lar. Çocuk ter­bi­ye­si ha­ka­ik-i ima­ni­ye­dir.”

Ben bir gün çocuk­la­ra bi­raz sert­çe dav­ran­mı­şım. Zü­be­yir Ağa­bey he­men ikaz et­ti, “Bu çocuk­la­ra sert dav­ran­ma. Biz ir­şa­dı Ri­sa­le-i Nur’a bı­rak­mı­şız. İm­ti­zaç, şef­kat, mü­sa­maha lazım…” de­di.

Ömer Özcan, Ağabeyler Anlatıyor-1

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )