Nurdanhaber – Prof. DR. Ahmet AKGÜNDÜZ

Muhterem Kardeşlerim!

İlkokul 4. Sınıfda Milli Eğitimin İslam Ansiklopedisindeki KANUNNAME ve ŞERİ’AT maddelerini okuyunca, bunların doğru olamayacağını biliyordum ve Allah’a yalvardım:

“Yarab! Bana imkan nasib eyle. Osmanlı Devleti’nin bir şeri’at devleti olduğnu cihana anlatayım”

Bu duam OSMANLI KANUNNAMELERİ ve hemen sonra neşrettiğimiz MUKAYESELİ İSLAM VE OSMANLI HUKUKU KÜLLİYATI ile gerçekleşti. Bu eserde emeği olanlara, vefat edenlere yani Hasan Celal Güzel ve Turgut Özal’a rahmet okurken, sağ olan Abdülkadir Aksu Beye dua ve teşekkürlerimi arz ediyorum

NASIL MI?

1986 yılının Ağustos ayında Yrd. Doçent olarak Konya Hukuka tayin edildim. Hatta ev de tuttum. Ancak bir ay sonra Gaziantep’de bir araya geldiğim Vali Abdülkadir Aksu, beni Osmanlı Arşivine yönlendirdi ve genç Başbakanlık Müsteşarı Hasan Celal Güzel’e gönderdi. Genç müsteşarımız beni hemen YÖK Kanunun 38. maddesiyle Osmanlı Arşivine uzman müşavir olarak tayin eyledi.

Gider gitmez rüyamın yakınlaştığını hissettim ve OSMANLI KANUNNAMELERİ projesini Hasan Beye sundum ve hemen kabul eyledi. Talimat verdikten sonra, arşivdeki arkadaşların da yardımıyla bütün engeller aşıldı. Artık günde 15 saat bu proje ile ilgileniyordum.

SENE 1989; PROJE ENGELLENMEK İSTENİYOR

1989 başlarında merhum Prof. İsmet Miroğlu Genel Müdür Vekili olmuştu. Projeyi engellemeye çalıştı. Artık Projeyi destekleyecek kimse yoktu. Ben de o zamanın Başbakanlık Müsteşarı Ahmed Beye çıktım ve durumu aktardı. Çünkü iki mani vardı:

Birincisi, İsmet Miroğlu projeyi durdurmak istiyordu.

İkincisi, Tapu Kadastro Genel Müdürü belgeleri vermek istemiyordu.

BAŞBAKAN ÖZAL BENİ ÇAĞIRIYOR

Müsteşar bu işi ancak Başbakan çözer; konuşabilir misin dedi. Ben kabul edince huzuruna çıktım. İlk sözü:

SİNGAPUR’DA İSLAMİYET VE RİSALE-İ NUR HİZMETLERİ…

“Akgündüz Hoca sen deli misin?” sorusu oldu.

Ben de ne demek efendim deyince beni kucakladı ve oturtup şunları söyledi:

“Hocam, 80 yıldır Osmanlı Devleti’nin at üstünde buyruklarla idare edildiği öğretildi. Sen bu projenle 80 yıllık tarihi değiştirdiğinin farkında değilsin. Benim DPT Müsteşarı iken üç projem vardı: Teşebbüs Hürriyeti; Din ve Vicdan Hürriyeti ve bir de Osmanlı kanunnamelerini yayınlamak. Sen rüyamı gerçekleştiriyorsun.”

Bu sözlerden sonra hemen Tapu Kadastro Genel Müdürüne talimatlar yağdırdı. Hiç bir sınırlama olmadan 6000 sayfalık fotokopi aldım.

SENE 1989 EYLÜL VE OSMANLI KANUNNAMELERİ BASILACAK

Arşivde bana merhum arkadaşım yapmadığı engelleme kalmadı; ben ayrıldım ama Arşivler Danışma Kuruluna getirildim. Merhum Salih Özcan’ın sahiplenmesiyle FEY VAkFından basılacaktı. Dizgi bitti; ama Başbakan aradı:

“Hocam! Önsözünü ben yazayım; yoksa başına çok çorap örerler.” Yazdı ve imzaladı. Ancak kısa bir süre sonra Cumhurbaşkanı oldu ve tekrar aradı.

“Akgündüz Hoca! Getir önsözü, Cumhurbaşkanı olarak imzamı atayım.”

İşte OSMANLI KANUNNAMELERİ projesinin tarihe kaydedilmesi gereken hikayesi budur.

HASAN CELAL GÜZEL VE TURGUT ÖZAL’A RAHMET VE FATİHA GÖNDERELİM; ABDÜLKADİR AKSU BEYE DE DUA VE TEŞEKKÜR EDELİM. İKİNCİ PROJEDE KİMİN KATKISI OLDUĞUNU DA BAŞKA BİR ZAMANA HAVALE EDELİM.