Nurdan Haber

Bilim ve İslam-2

Bilim ve İslam-2
26 Ocak 2018 - 11:15

MODERN MİTOLOJİYİ, İLAHSIZ YARATILIŞIN YAPBOZ TABLOSUNU BİR MÜSLÜMAN NASIL OKUR?

Günümüzün yaratılış efsanesini şekillendiren modern bilimin önde gelen temsilcilerine1 göre kâinatın yaratılmasında, sevk ve idare edilmesinde ilahlar veya ilahelerin etkisi yoktur. Buna rağmen Isaac Newton, Albert Einstein ve günümüzde Stephen Hawking gibi fizikçilerin ilk yatıcının varlığını inkar etmedikleri bilinmektedir. Ancak yine de, yaratıcı olarak tasvir edilen İslam inancına uygun Kur’an da ifade edilen Allah değil, ilk yaratılış anından sonra everene ve gelişimine hiç müdahale etmeyen, olayları veya gelişmeleri gravitasyon, elekromanyetik kuvvet gibi temel kuvvetlere, momentum ve enerjinin korunumu gibi temel yasalara ve evrensel sabitlere bırakan bir ilahtır.2

Görünüşte, modern bilim var oluşu başlatan, kuralları koyan, evrensel sabitleri belirleyen yaratıcı bir ilahı inkar etmez. Ama, satır aralarında empoze ettiği anafikir ise budur: Enerjinin maddeye dönüşmesi (maddenin yaratılması), kâinatın, galaksilerin, yıldızların, Güneş Sisteminin, Dünya’nın ve insanlığın şekillenmesi (yaratılması) bir yaratıcıya değil, temel kuvvetlere, bilimsel yasalara ve evrensel sabitlere bırakılmıştır. Öte yanda, modern bilimin temsilcileri arasında, Pierre-Simon Laplace gibi bir yaratıcıyı bütün bütün inkar eden bilim adamları da mevcuttur. Güneş Sistemi’nin ve Dünya’nın nasıl oluştuğu teosini anlattıktan sonra, bu teoriyi dinleyen Napoleon Bonapart’ın “bu teoride Tanrı’nın rolu nedir?” diye sorduğu soruya Laplace hiç tereddüt etmeden “Böyle bir varsayıma gerek duymadım” diye cevap vermesi modern bilimin tarihinde Yaratan’ı inkar düşüncesinin başlamasını sembolize eden meşhur olmuş bir olaydır.

İlahsız yaratılış, günümüzde,modern bilimin paradigması haline gelmiştir. Ama, bununla beraber, günümüzde, Dünya’da moderm bilimin nufuz ettiği ülkelerde, altı günde yaratılış, Adem (a.s) ve Havva (a.s.) ın bu Dünya’daki ilk insanlar oldukları gibi bilgilerin de resmi okullarda, resmi müfredatlarda, yer aldığını da görebilirsiniz. Ancak bu bilgi, kitaplarda, yaradılışçıların iddası olarak, ülkeden ülkeye değişen miktarlarda, basit ve kısa, birkaç paragraf veya birkaç sayfa olarak toplumu bütün bütün dışlamamak adına, yer almaktadır. Hatta, benzer şekilde, farklı medeniyetlerin farklı yaratılış mitolojilerinin yer alması sakıncalı görülmediği gibi teşvik de edilmiştir ki, bu sayede insanlığın düşünce gelişimi adı altında, modern mit, yani moderm bilimin ilahsız yaratılış efsanesi daha etkin bir biçimde ortaya konmak istenmektedir.

Ancak arkaplanda asıl amaç, küçük küçük tablocuklara benzeyen altı günde yaratılmak ve diğer mitolojik var oluş hikaleri yanında, ilahsız yaratılışın büyük tablosu nazara verilmek istenmektedir. Var oluşun modern tasviri, yani modern mit, tam tersine, kıyaslanamayacak kadar büyük tüm duvarı hatta altı ciheti saran henüz bitmemiş, ama genel görünümü ortaya çıkmış devasa bir yapboz tablosu gibidir. Bu yapboz tablosu öğle bir tablodur ki, tek bir sanatçı elinden çıkmamıştır. Farkılı dallarda uzmanlaşmış bilim adamları bulmacanın farklı yerlerinde çalışmışlar, ustalıklarını, uzmanlıklarını ve maharetlerini kullanıp, genel resmi uyumlu, tutarlı ve estetik yapmak adına ellerinden geleni ortaya koymuşlardır. Bu tablonun, yani kainatın ve insanın yaratılışını anlatan bu devasa yapboz bulmacasının henüz bitirilmemiş parçaları, ince detayları, günümüz bilimsel araştırmalarının yoğunlaştığı aktif araştırma alanları olarak karşımızda durmaktadır. Bitmeyen ince detaylardaki problemleri çözecek, yeni nesil araştırmacı bilim adamlarına ihtiyaç, tablonun bitirilmesi yönündeki iştiyak ve şevk günümüz batı biliminin ana motivasyonunu teşkil etmektedir.

Modern yaratılış tablosunun ilk büyük parçası, Büyük Patlama sonrasında, eski kaynaklarda heyula diye bahsedilen, ilkel maddenin ortaya çıkması, bu ilkel maddeden yıldızlar ve sonrasında yıldızlardan galaksilerin teşekkülü ve nihayet Güneş Sistemi ve Güneş Sistemi içinde Dünya’nın biyolojik hayata uygun hale getirilmesini anlatan ilk bölümdür. Bu anlatım, kutsal kitaplarda insan yaratılmadan önce, insanın yaşayabileceği ortamın hazır edilmesi düşüncesine de uygundur.

Bu ilk parçanın detaylandırılması ve yapılandırılmasından sorumlu bilim adamları çoğunlukla yüksek enerji fiziği, parçacık fiziği, ve kozmoloji alanında araştırma yapan fizikçiler ve astrofizikçilerdir. Bitmeyen detaylar üstünde çalışmalar sürmektedir. Yap-boz tablosunun geri kalan kısmı, görünüşte küçük, ama anlamca tablonun en can alıcı noktası, hayatın Dünya’da ortaya çıkışını ve çeşitli biyolojik hayat formlarının günümüze kadar olan yaratılışını tasvir eden parçasıdır.

Şüphesiz, hayatın kökeni, yani Dünya’nın neresinde vasıl ortaya çıktığı, bu kozmik bulmacanın en çetin parçasındır ve doyurucu bir açıklaması henüz yapılamamıştır. Yani yapboz üstünde boş kalmış en büyük parçadır denebilir. Bu yüzden bu parça üstünde sadece fizikçiler değil, biyolog ve kimyacılar, hatta jeolog ve jeofizikçiler başta olmak üzere üzere uzmanlık alanları farklı farklı olan araştırmacılar koordineli olarak çalışmalarını sürdürmektedirler. Cansız maddelerden, yani kimyasal bileşik ve moleküllerden, hayatın başlaması tam olarak anlatılamasa da, tek hücreli yaşamdan, çok hücreli diğer canlıların ortaya çıkışı genel hatlarıyla başta Darwin3’in iddia ettiği kısaca “evrim” adı verilen bir takım görüş ve iddialarla tasvir edilmektedir.

Bu devasa kozmik tablo üstünde, ince detaylar arasında gizli mantık hataları ve tuzakları fark edilmediği sürece, yaratılışın bu genel tasviri baştan sona tutarlı ve ikna edici görülebilir. Modern bilimin dogma ve önyargılarından kaynaklanan mantık hataları ve tuzaklarını fark etmek ve İslam Bilimi açısından aynı bilimsel bilgilerle şu Kitab-ı Kebir-i Kainatın, şu Saray-ı Alemin yaratılışıntaki hikmetleri, güzellikleri görebilmek adına, “İlim teferruatta gizlidir” deyişi çerçevesinde modern mitolojinin günümüz insanlarına servis ettiği yaratılış tablosunun detaylarına bakmak durumundayız.

Bir sonraki yazımızda, “KAİNATIN GENİŞLEMESİ VE YAŞI” başlığı altında, moderm mitolojiye göre yaratılış destanı, yani Büyük Patlama teorisi ile ilgili detaylar gözden geçirilecektir.

 

Prof.Dr. Zeki EKER

Akdeniz Üniv. Fen Fakültesi.

Uzay Bilimleri ve Teknolojileri Bölümü

Antalya

 

1 Kopernik, Galile, Kepler, Newton gibi modern bilimi başlatanlara modern bilimin kurucuları, Newton, Einstein, Hawking gibi ileri düzeyde katkı yapan veya yö verenlere de temsilcileri diyoruz.

2 Stephen W. Hawking, “A Brief History of Time, from the Big Bang to Black Holes”, Bantam Press, London; 1988.

3 Charles Darwin,”On the Origin of Species by Natural Selection”,London:Murray,1859.

Alem-i İslamBediüzzaman'danDr. Mehmet Rıza DerindağDünyaGenelGünün Hadisiİslam ve HayatMisafir YazarlarNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Leyle-i Regaib Özel 5.000 Hatim Programı
Alem-i İslamBediüzzaman'danDünyaGenelGündemGünün DersiGünün Hadisiİslam ve HayatNur TalebeleriTürkiyeYazarlarımız
Genç Hafızlardan Şehitlerimiz İçin Dualar ve Kur-an’ı Kerim Tilavetleri
Alem-i İslamDerslerDünyaEkonomiFıkıh & HadisGenelGündemGünün DersiGünün DuasıGünün HadisiHayatHizmetİslamİslam ve HayatKartpostal - VecizeNur TalebeleriRisale-i NurRisale-i Nur DünyasıSorularla RisaleSual-CevapTürkiyeYazarlarımız
Boğaziçi Üniversitesi Öğrencileri ile Risale-i Nur Dersi” ŞUALAR’DAN 9.DERS ( 9. ŞUA )